Okulda Gezi

Uçaklı GAP Turu 2

5 Gün 4 Nights

Bereketli Hilal Mezopotamya’yı Keşfet

Gaziantep – Şanlıurfa – Adıyaman- Mardin – Diyarbakır

Sıra Gecesi Dahil

Medeniyetlerin Beşiğine Yolculuk

Genel Bakış

1.Gün: Gaziantep Kalesi- Hz. Yuşa Türbesi – Bakırcılar Çarşısı – Almacı Pazarı – Kasteller – Tahmis Kahvesi – Şahinbey Milli Mücadele Müzesi – Zeugma Mozaik Müzesi – Halfeti – Tekne Turu – Rum Kale:

Gezimizin ilk günü havalimanı iç hatlar terminali Okulda Gezi kontuarı önünde buluşarak başlıyor. Bilet ve gümrük işlemlerinin ardından Gaziantep’e hareket ediyoruz. Varışımızın ardından özel otobüsümüz ile panoramik şehir turumuza Gaziantep Kalesi ile başlıyoruz. Kalenin ne zaman inşa edildiği bilinmemekle birlikte, Roma döneminde gözlem amaçlı kullanıldığı bilinmektedir. Kale, tarih boyunca birçok kez restore edilmiş ve son halini 2000’li yılların başında yapılan bir restorasyon ile almıştır. Kısa bir fotoğraf molasının ardından Sedefçiler, Baharatçılar, Sebze Hali, Tarihi Paşa Hanı, Tahtani Camii, Uzun Çarşı, Tarihi Gümrük Hanı, Zincirli Bedesten, Kunduracılar Çarşısı’nı görerek Bakırcılar Çarşısı’na ulaşıyoruz. Çarşı girişinde Pirsefa Hazretleri ve Hz. Yuşa Peygamber Türbelerini ziyaret ediyoruz. Daha sonra Gaziantep’in en eski çarşısı olarak bilinen 250 yıllık Almacı Pazarını geziyoruz. Daha sonra Tahmis Kahvesi’ne ulaşıyoruz. 1635-1638 yılları arasında Türkmen Ağası ve Sancak Beyi Mustafa Ağa Bin Yusuf tarafından, Mevlevihane Tekkesi’ne gelir getirmesi amacıyla yapılan Tahmis Kahvesi’nde Menengiç Kahvesi içmek ve çarşılarda alışverişlerimizi gerçekleştirmek için serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından Antep’in meşhur baklava ve Antep fıstığı alışverişlerimizi gerçekleştirmek için kısa bir mola veriyoruz. Alışverişlerimizin ardından Şahinbey Millî Mücadele Müzesini ziyaret ediyoruz. Burada Anteplilerin düşman işgaline karşı göstermiş oldukları direnişin ve “Gazi” ünvanını kazandıkları savunmanın anlatıldığı, yeraltına kurulmuş olan çağdaş müzeyi rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Ardından otobüsümüze binerek Zeugma Mozaik Müzesine hareket ediyoruz. Selevkoslar tarafından kurulan sonrasında Roma dilinde iki yakayı bir araya getiren anlamında isimlendirilen Zeugma Kenti’nin Birecik Barajı sularının altında kalmasının ardından, Romalı Generallerin villalarının taban mozaiklerin çıkartılıp sergilendiği Zeugma Mozaik Müzesi’ne hareket ediyoruz. 9 Eylül 2011 tarihinde Gaziantep’te açılan ve 1700 metrekarelik mozaik ile dünyanın üçüncü büyük mozaik müzesi olma özelliğini taşıyan müzede Dünyaca ünlü ‘’Çingene Kızı’’ mozaiğinin yanı sıra konusunu Yunan Mitolojisinden alan mozaikleri rehberimizin anlatımları eşliğinde geziyoruz. Zeugma Mozaik Müzesi gezimizin ardından Halfeti’ye hareket ediyoruz. Birecik Barajı İnşasından sonra bir kısmı baraj gölü altında kalan Halfeti’de dileyen misafirlerimiz ile bizi bekleyen teknemize binerek Halfeti Tekne Turuna başlıyoruz. Baraj Gölü üzerinde yapacağımız gezinti sırasında yine büyük bir kısmı baraj gölü altında kalmış olan Kral Kızı Mağarası, Rumkale ve Bilesur Savaşan Köyü’nde Fırat suları altında kalan Camii ve Minaresini göreceğiz. Tekne turumuzun bitimiyle Halfeti’de kısa bir mola veriyoruz. Ardından konaklama için Şanlıurfa’da ki otelimize transfer oluyoruz.

2.Gün: Göbeklitepe – Karahantepe – Konik Kubbeli Evler – Rızvaniye Camii – Mevlid-i Halil Cami – Sıra Gecesi – Şanlıurfa:

Otelde alacağımız kahvaltının ardından Hz. İbrahim Peygamber’in doğduğu ve ateşe atıldığı, Hz. Eyüp Peygamber’in çile çektiği, Şuayip Peygamber’in İbadet ettiği Peygamberler Şehri Şanlıurfa gezimize Örencik Köyü yakınlarında bulunan Anadolu’nun ve Dünya’nın uygarlık tarihinin ilk tapınaklarına ev sahipliği yapan, Unesco Dünya Kültür Miras Listesindeki Göbeklitepe Höyüğü ile başlıyoruz. Keşfiyle birlikte sadece bölge tarihini değil insanlık tarihini değiştiren, tarihi 12 bin yıl önceye dayanan Göbeklitepe, geçtiğimiz yıllarda National Geographic dergisinin tüm dünyada “Dinin Doğduğu Yer” sloganıyla kapak yapılmıştır. Henüz çok az bir kısmı açılmış olan ve neolitik çağın Hac Merkezi kabul edilen Göbeklitepe hakkında rehberimizden bilgiler aldıktan sonra Karahantepe turumuz için yola çıkıyoruz. İlk kez 1997’de keşfedilen bu önemli arkeolojik alanı geziyoruz. Karahantepe gezimizin ardından Şanlıurfa’ya dönüyor ve şehir gezimize başlıyoruz. Şehrin merkezinde rehberimiz eşliğinde yürüyüş turu olarak gerçekleştireceğimiz turumuzda Hz. İbrahim’in ateşe atıldığı Balıklı Göl (Halil-Ür Rahman) ile başlıyoruz. Balıklı Göl ziyaretimizin ardından Nemrut’un kızı Zeliha’nın gözyaşlarından oluştuğu söylenen Ayn-ı Zeliha Gölü’nü görüp rehberimizden bilgiler aldıktan sonra Rızvaniye Camii, Mevlid-i Halil Camii’ni ziyaret ediyoruz. Sonrasında Kapalı Çarşı, kilimciler, İsotçular, demirciler, bakırcılar çarşıları ve Gümrük Han’da vereceğimiz serbest zaman içerisinde Urfa çarşılarının otantik dokusunu keşfedebilirsiniz. Serbest zamanımızın ardından akşam yemeği ile birlikte Urfa kültürünün önemli bir parçası olan Sıra Gecesi programına katılıyoruz. Bu eşsiz deneyim sonrası, unutulmaz hatıralarla otelimize yerleşiyoruz.

3.Gün: Şanlıurfa – Adıyaman – Kahta – Karakuş Tümülüsü – Cendere Köprüsü – Nemrut Dağı – Diyarbakır:

Otelde alacağımız kahvaltının ardından Adıyaman’ın Kahta ilçesine doğru hareket ediyoruz. Güzergahımız üzerinde ilk önce Atatürk barajı kolları üzerinde bulunan Nissibi Köprüsü’nü geçiyor ardından Kahta’ya devam ediyoruz. Bizi bekleyen minibüslerimize binerek Kommagene Kralı Mithridates ve ailesinin mezarlarının bulunduğu Karakuş Tümülüsü’ne ulaşıyoruz. Muhteşem manzara eşliğinde rehberimizin yapacağı anlatımların ardından minibüslerimize binerek Roma döneminin en görkemli köprülerinden birisi olan Cendere Çayı üzerine inşa edilmiş 18 asırlık Cendere Köprüsü’ne varıyoruz. Burada fotoğraf molası verdikten sonra Doğu Toros sıra dağları üzerinde 2150 metre yüksekliğindeki Nemrut Dağı’na tırmanışa geçiyoruz. Zirvede 2150m’de Kral I. Antiochos’un Tümülüsü yer almaktadır. Doğu ve batı teraslarında I. Kral Antiochos tarafından yapılmış Zeus (Oromasdes), Apollon, Mithras, Helios, Hermes, Herakles, Artagnes, Ares, Kommagene, Tiche ve kendisinin dev heykelleri bulunmaktadır. Kral I. Antiochos, bir araya getirdiği Yunan-Pers din ve kültürünü, geleneklerini bu eserlerde açık bir şekilde pekiştirmiştir. Gezimizin ardından Diyarbakır yolculuğumuza başlıyoruz. Varışımızın ardından otelimize yerleşiyoruz. Ardından serbest zaman.

4.Gün: Diyarbakır Ulu Cami – Hasan Paşa Hanı – Cahit Sıtkı Tarancı Evi – Dört Ayaklı Minare – Keçi Burcu – Mardin Kapı –Deyrulzafaran Manastırı – Kasımiye Medresesi – Eski Mardin – Şeyh Çabuk Camii – Latifiye Camii – Ulu Camii – Abbaralar – Tarihi Ptt Binası (Şahtana Konağı) – Şehidiye Camii:

Otelde alacağımız kahvaltının ardından Diyarbakır’ı keşfetmeye başlıyoruz. 5 kilometrelik surlarla çevrili tarihi kentin en önemli noktası olan Diyarbakır Ulu Cami, Anadolu’nun ilk, İslam Âleminin 5. Harem-i Şerif’i olan Ulu Camii gezimizi gerçekleştiriyoruz. Ardından bölgenin en büyük Hanı olan Hasanpaşa Hanı’nı ziyaret ediyoruz. Daha sonra “Yaş otuz beş, yolun yarısı eder” şiiriyle tanıdığımız Diyarbakırlı Şair Cahit Sıtkı Tarancı Müze Evi’ni ziyaret ediyoruz. (Tadilat ve bakım çalışmaları sebebiyle açılışı gerçekleşmemiş olması durumunda ziyaret gerçekleştirilmeyecektir.) Her mevsim için ayrı kullanım alanları yaratılan bu güzel evde bölge sivil mimarisinin ince örneklerini göreceksiniz. Ardından 1500 yılında Akkoyunlu Kasım Bey tarafından yapılan Dört Ayaklı Minare’yi (Şeyh Mutahhar Camii) görerek 9000 yıllık bir tarihe sahip olduğu bilinen Diyarbakır surlarının en eskisi olan Keçi Burcu, Mardin Kapı’yı görüyor ve sıradaki durağımız olan Mardin’e hareket ediyor varışımızın ardından şehir turumuza başlıyoruz. Süryani Ortodoks Patriklerinin yaşadığı Deyrulzafaran Manastırı’na hareket ediyoruz. Canlı bir tarih görünümünde olan manastırda 52 Süryani Patriğinin mezarı bulunmaktadır. Rehberimiz eşliğinde Mor Hananyo Kilisesi, Azizler Evi, Meryem Ana Kilisesi ve Güneş Tapınağı ziyaretlerimizi gerçekleştirip bilgiler aldıktan sonra serbest zaman veriyoruz. Mardin Ovası’na hâkim konumu ve muhteşem mimarisi ile sizleri büyüleyecek olan Deyrulzafaran Manastırı sizleri kendisine hayran bırakacaktır. Manastır gezimizin ardından Kasımiye Medresesi’ne hareket ediyoruz.  Artuklular Döneminde yapımına başlanan ve 15. Yüzyılın sonlarında Akkoyunlu Sultanı Kasım İbn Cihangir döneminde tamamlanmış olan medresede rehberimizden bilgiler alarak gezip, fotoğraflamamızın ardından Eski Mardin’e geçiyoruz. Diyarbakır Kapı’da aracımızdan inerek Eski Mardin sokaklarında yürüyüşe başlıyoruz. Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan yürüyüşümüzde Şeyh Çabuk Camii, Mardin Protestan Kilisesi, Latifiye Camii, Sokulbar (İnekler Çarşısı), Bakırcılar Çarşısını göreceğiz. Yürüyüşümüz sırasında Artuklu Döneminin mimari örneklerinden olan Mardin Ulu Cami’yi rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Dilimli kubbesi ve minaresiyle Mardin’in sembolü olan Mardin Ulu Cami kayıtlara göre iki minareli inşa edilmiştir. Caminin bugün mevcut olan tek minaresinin kare kaidesindeki yazıt, yapım tarihini 1176 olarak vermektedir. Fakat bugünkü minare 1888/1889 yıllarında yeni ve eklektik bir üslupla yapılmıştır. Bazı Süryani yazarlar kiliseden çevrildiğini söylerler. Yapı kiliseden çevrilmemiş olsa bile, yerinde eski bir kilisenin bulunması muhtemeldir. Burada rehberimizden alacağımız bilgilerin ardından sokakları birbirine bağlayan küçük tünellerin yani Abbaraların altından geçerek yürüyüşümüze devam ediyoruz. Bir dönem PTT Binası olarak kullanılmış ve bu şekilde tanınan, eski bir konak olan Şahtana Konağı’nı görüyoruz. Ardından 13. Yüzyılın başlarında Artuklu Sultanı Melik Nasreddin Artuk Aslan tarafından yaptırılan Şehidiye Camii’ni gördükten sonra serbest zaman veriyoruz. Konaklama Mardin’de ki otelimizde.

5.Gün: Midyat – Midyat Konukevi – Telkâri Atölyesi – Hasankeyf Kalesi’– El Rızık Camisi – Diyarbakır – İstanbul:

Otelde alacağımız kahvaltının ardından Midyat’a hareket ediyoruz. Midyat Konukevi gezimizi gerçekleştiriyor sonrasında Süryani ustalar tarafından yıllar boyunca geliştirilmiş ve bir kültür halini almış Telkâri sanatının örneklerini görüp ardından Hasankeyf’e hareket ediyor sular altında kalan Hasankeyf’in hüznüne ortak olacağımız bu gezimizde görkemini hala koruyan Hasankeyf Kalesi’ni, El Rızık Camisi’nin minaresini ve mağaralarını gördükten sonra İstanbul’a dönüş yolculuğumuza başlamak için Diyarbakır Havalimanına doğru hareket ediyoruz. Havalimanına varışımızın ardından Bilet ve bagaj işlemlerimizi tamamlıyor ve İstanbul’a hareket ediyoruz. İstanbul’a varışımızın ardından bir başka Okulda Gezi organizasyonunda buluşmak üzere vedalaşıyoruz.